-
Öne Çıkan Turlar
Girit’te Paskalya Bayramı, çiçeklerle kaplı kiliselerden, Paskalya bisküvilerinden ve Hz.İsa’nın kanını simgelemek için kırmızıya boyanmış yumurtalardan daha fazlasıdır. Mumlarla aydınlatılan bir tören alayı ve her Ortodoks kilisesinin önünde Yahuda’nın yakılmasıyla sonuçlanan zengin görsel şölenler düzenlenir. Antonina Turizm Paskalya Pazarı’nda (16 Nisan) 7 ayrı köyü ziyaret ederek Paskalya törenlerini kültürel zenginliklerin eşliğinde gezdiriyor. Köyleri adım adım gezerek muhteşem manzaraları izliyoruz. Yerel köy şarabı eşliğinde açık ateşlerde pişirilen kuzu ziyafeti ile öğlen yemeğini alıyoruz.
Avrupa’nın güney sınırını oluşturan Girit, gerek insanı gerekse kültürü ile kendine has özellikler gösteren “dünya güzeli” bir Yunan adası. 4 bin yıllık kültürel birikimiyle dünya yazarı Nikos Kazancakis’in unutulmaz eserlerine ilham veren burnumuzun dibinde bir Akdenizli… Ege Denizi’nin güney ucunda boylu boyunca uzanan bu güzel adada heyecan uyandıran ilk şey, zirveleri karla kaplı Psiloritis Dağı oluyor.
Yol boyunca karşımıza çıkan antik yapılar, adanın köklü tarihine işaret ediyor. Tarih boyunca çeşitli inançların yoğun etkisinde kalan Girit’te 400’den fazla kilise, onlarca manastır ve pek çok da kutsal mekân bulunuyor. İlk Girit uygarlıkları, günümüzden tam 10 bin yıl önce kurulmuş. Altın çağını yaşadığı Bronz Çağı’nda Kral Minos’un kurduğu görkemli devletle zenginleşmiş. Renkli sütunlarıyla tanınan Knossos Sarayı, o dönemin ihtişamı konusunda fikir veriyor. Avrupa, Anadolu ve Kuzey Afrika arasındaki muhteşem konumu nedeniyle tarih boyunca canlı bir ticaret limanı olan Girit, Roma, Bizans ve Osmanlı idaresi altına kalmış.
Heraklion, Hanya, Rethimno ve diğerleri… Adanın kuzey kıyıları boyunca birer zeytin tanesi gibi ışıldayan Girit şehirleri, sarp yamaçlarla birbirinden ayrılıyor. Kayalık tepeleri kaplayan zeytin ağaçlarının sayısının 100 milyonu aştığı söyleniyor. Adadaki zeytin üretiminin geçmişi ise Neolitik Çağ’a dek uzanıyor. Girit’te eski çağlardan bu yana yarenlik eden narenciye ağaçlarına ve üzüm bağlarına rastlamak zor değil. Yüksek düzlükleri kaplayan buğday başakları ise rüzgârda bir o yana bir bu yana salınarak âdeta dans ediyor. Hayatın edebî bir şenlik gibi yaşandığı Girit’te, halkın neşesi ve enerjisi “dünyanın en eski mutfağı” olarak tanınan ada lezzetlerinden geliyor. Damakları çatlatan ada sofralarını tanıdıkça Giritlilerin neden bu kadar “mutlu” ve “uzun ömürlü” olduklarını anlıyoruz. Darısı sizlerin başına…
saat 07:40’ta buluşuyoruz. Pasaport ve gümrük işlemlerinin ardından Agean Havayollarının A3 991 nolu uçuşu ile saat 10.40’da hareket ediyor ve saat 12.10’da Atina’ya varıyoruz. Kısa bir beklemenin ardından Aegean Havayolları’nın A3 334 sefer sayılı uçuşu ile 13:25’de hareket ediyor ve 14:15’de Hanya Daskalogianis Havaalanı’na varıyoruz. Pasaport ve gümrük işlemleri sonrası tur aracımız ve yerel rehberimizle buluşuyor ve kısa yolculuktan sonra, Agia Triada Manastırı’na varıyoruz. 1632 yılında inşa edilen manastırın kilisesini ve manastıra ait tarihi, dini ve kültürel değerli objelerin ve İkonaların sergilendiği İkona Müzesi’ni ziyaret ediyoruz. Manastırda üretilen organik şarap dünya çapında tanınmıştır. Bu manastırın üzüm bağlarından her yıl 20 ton organik şarap üretilmektedir. Manastırın ayrıca organik zeytinyağı üretimi de vardır. Gezimizin ardından Hanya’ya gidiş yolunda, Halepa Mahallesi’nde Modern Yunanistan’ın kurucusu olarak kabul edilen Elefterios Venizelos’un mezarını ziyaret ediyoruz ve mezarın bulunduğu hakim tepeden Hanya kentini fotoğraflıyoruz. Yarım saat sonra MÖ 14. yüzyıla tarihlenen Aptera ören yerine gidiyoruz, Souda Körfezi’nin muhteşem manzaralarının da fotoğraflarının çekilebileceği bu yerleşim MS 7. Yüzyıla kadar ayakta kalmıştır. Ziyaretin ardından otelimize giriş yapıyoruz. Akşam yemeği otelimizde. Akşam yemeğimizin ardından saat 21.00’de otelimizden ayrılıyor ve Paskalya törenlerine katılıyoruz.
Girit’te, köy çocukları günlerini bir şenlik ateşi ve gece yarısı ayininin ardından kilisenin dışında yakılmak üzere bir Yahuda tasviri hazırlayarak geçirirler. Anastasis, (Yunanca’da Diriliş), gece yarısı gerçekleşir ve Kutsal Haftanın doruk noktasıdır. Yunanistan genelindeki kiliseler, gece yarısı Kutsal Alevin yakılması ve ayin için saat 23.00’ten itibaren dolup taşıyor. Birçok taverna gece yarısı servisinden sonra açıktır. 40 günlük oruç bugün gece yarısında sona eriyor, bu yüzden et orucu bu gece biter. Anastasi’yi ve Paskalya’nın başlangıcını bir tavernada veya ‘kentro’da canlı müzik eşliğinde kutlamak çok popülerdir. Biz de bu geceyi bir tavernada karşılıyoruz.
Kahvaltının ardından “Girit Köyleri” turumuza başlıyoruz.
Paskalya Pazarı geleneği, kuzu çevirmedir. Aile ve arkadaşlar genellikle bol miktarda yemek, Girit mezeleri, şarap, müzik ve dans içeren büyük bir parti için bir araya gelirler. Bu geleneksel günde Girit’in en ilginç köylerini dolaşıyor ve geleneksel bir gün geçiriyoruz.
Otelimizden ayrılıyor ve Kısa yolculuğun ardından Venizelos’un doğum yeri olan Mournies’e geliyor ve evini (dışarıdan) ve heykelini görüyoruz. Yarım saatlik panoramik yolculuğun
ardından Therisso Köyü’ne geliyoruz. Bu şirin köyde mola veriyoruz. Yürüyüşün ardından yolculuğumuza devam ediyor ve Drakona Köyü’ne geliyoruz. Ayios Gerogios Köyü’ne geliyor ve tarihi Bizans Manastırı’nı ve Venedik binasını görüyoruz. Gavalochori Köyü’nde köy kahvesinde Paskalya törenlerine katılıyoruz. Paskalya törenlerinden sonra otelimize dönüyoruz. Akşam yemeğimiz geleneksel Yunan restoranına alınacaktır.
Kahvaltıdan sonra yerel rehberimizle Hanya’yı geziyoruz. İlk ziyaret yerimiz 2021 yılında yeni binasında açılan Hanya Arkeoloji Müzesi olacaktır. Üç saatlik yürüyüş turumuzda şehrin Roma, Venedik ve Osmanlı geçmişini tanıyacağız. Şehrin orta yerinde bulunan katedral binasının yanı sıra şehri çevreleyen Venedik ve Osmanlı surlarını görüyoruz. Şehrin en güzel çeşmelerinin görülebileceği Venizelos Meydanı’nda yürüyüş yapıyor, sonra da Hanya Limanı’na hakim konumdaki 17. Yüzyıl Osmanlı eseri olan Hasan Paşa Camii’ni görüyoruz. Dalgakıran yanında yürüyüş yapıyor ve 19. Yüzyılda inşa edilmiş deniz fenerini görüyoruz. Liman bölgesinin orta yerinde bulunan Aya Nikola Ortodoks Kilisesi’ni görüyor-Venedikliler döneminde bir Katolik kilisesiyken, Osmanlı döneminde camiye çevrilmiştir- hem çan kulesi hem de minaresiyle ilginç bir yapıdır. Türk mahallesinin cumbalı evleri arasından geçiyor, Venedik mahallesinin taş evlerini görüyoruz. Öğlen yemeği molasının ardından Hanya Deniz Müzesi’ni ziyaret ediyoruz. Hanya’yı keşfetmek ve sokaklarında kaybolmak için serbest zaman alıyoruz. Akşam yemeğini yerel restoranda alıyoruz.
Otelden hareket ediyor ve bir saatlik yolculuktan sonra Padişah 4.Mehmed’in eşi olan Rabia Gülnuş Sultan’ın doğum yeri olan Rethimno’ya hareket ediyoruz. Şehrin hakim tepesinde inşa edilen Fortezza Kalesi’ni ve içinde bulunan binaları gezdikten sonra Osmanlı döneminde adı Resmo olan bu şehirde yürüyüş turunu gerçekleştiyiroyuz. Venedik ve Osmanlı surlarının görülebileceği bu şehirde Türk ve Venedik evleri, Venedik Kent Kapısı, Küçük Mustafa Paşa Camii, Veli Paşa Camii, Rimonti Çeşmesi göreceğimiz yerler arasındadır. Bu güzel şehirde göreceğimiz son yer bölge buluntuların sergilendiği Rethimno Arkeoloji Müzesi’dir. Ziyaretin ardından şehrin en etkileyici bölgesi olan limana gidiyor ve denize sıfır mesafede yer alan balıkçı lokantalarından birinde öğlen yemeğini almak için serbest zaman alıyoruz ardından Resmo’dan ayrılıyoruz. Öğlen yemeği molasının ardından ve yarım saatlik yolculuktan sonra süzme yoğurdu, balı, zeytin yağı, el yapılımı sabunları ve tarihi konutları ile meşhur Spili Köyü’nü ziyaret ediyoruz. Yarım saatlik moladan sonra Minos uygarlığının önemli ören yerlerinden Phaistos Minos Sarayı’nı ziyaret ediyoruz. Ziyaretinin ardından hareket ediyor ve yarım saatlik yolculuktan sonra, Roma Dönemi’nde Girit’in idari merkezi olmuş Gortys Ören Yeri’ne gidiyoruz. Agios Titos Bazilikası’nı, Apollo Tapınağı’nı ve Antik Yunan dünyasının medeni kanununu gösteren ve MÖ 5. Yüzyıla tarihlendirilen Gortyna Yazıtı’nı görüyor ardından da buradan ayrılıyoruz. Ziyaretin ardından bir saat gidiyor ve Kandiye’ye varıyoruz. Akşam yemeğimiz yerel lezzetler eşliğinde restoranda alıyoruz. Yemek sonrası otelimize geri dönüyoruz.
Kahvaltıdan sonra otelimizden ayrılıyor ve bir zamanlar Minos uygarlığına başkentlik etmiş Knossos Sarayı’nı ziyaret ediyoruz. Ziyaretin ardından Knossos Sarayı’ndaki buluntuların sergilendiği Iraklion Arkeoloji Müzesi’ni geziyoruz. Ziyaretten sonra öğlen yemeği molasını veriyoruz. Öğlen yemeği molasının ardından yapacağımız yürüyüş turunda Kornarou Meydanı, Türk Çeşmesi, Martinengo Kulesi, Morosini Çeşmesi, San Marko Kilisesi, Defterdar Camii, Venedik Loggiası, Bembo Çeşmesi ve Tarihi Kent Surları’nı görüyoruz. Ziyaretlerimizin ardından otelimize giriş yapıyoruz. Kısa bir dinlenmeden sonra otelimizden ayrılıyor ve kısa yürüyüşün akşam yemeğini alacağımız yerel restorana geliyoruz. Yemek sonrası otelimize geri dönüyoruz. Konaklama otelimizdedir.
Kahvaltının ardından Kandiye’nin doğsunda bulunan Lasithi Platosu’nda bulunan köy, ören yeri, yeldeğirmenleri ve mağaraları keşfetmeye gidiyoruz. Bir saatlik yolculuğun ardından Krasi Köyü’ne geliyor ve tarihi çınar altında sabeh kahvelerimizi yudumluyoruz. Köyün çıkışında bulunan Bizans dönemi Panagia Kera Kartiotisa (Meryem Ana) Manastırı’nı ziyaret ediyoruz. Kısa yolculuğun ardından Seli Ampelou’ya geliyor ve tarihi yeldeğirmenlerini görüyoruz. Bu yeldeğerimenlerinden bazıları günümüzde tarım amaçlı hala kullanılmaktadır. Trapeza Mağarası bir sonraki durağımızdır. Tunç Çağı’nda da kullanılan mağarayı ziyaret ettikten sonra yarım saatlik yolculuk yapıyor ve Eski Yunan Tanrısı Zeus’un doğduğuna inanılan Zeus Mağarası’na geliyor ve mağaranın içini dolaşıyoruz. Ziyaretin ardından yarım saatlik yoculuk yapıyor ve Malia’ya geliyor ve Minos dönemi saraylarından Malia Sarayı’nı ziyaret ediyoruz. Öğlen yemeği molasının ardından Kandiye Havaalanı’na gidiyoruz. Bilet ve pasaport işlemlerinin ardından Aegean Havayollarının A3 315 nolu uçuşu ile 15.00’de kalkan uçağımız 15.50’de Atina’ya iniyor. Beklemenin ardından 18.30’da Aegean Hava Yolları’nın Atina’dan kalkan A3 994 nolu uçuş ile saat 20:00’de İstanbul Yeni Havaalanı’na varıyoruz.
Tur fiyatına, yasayla zorunlu kılınan Zorunlu Paket Tur Sorumluluk Sigortası dahildir. Bu sigorta poliçesi 1618 Sayılı Yasanın öngördüğü şartları taşımakta olup Acente ve Havayolu şirketinin iflası halinde kullanılan bir teminattır.
Tur ücretine Seyahat ve Sağlık Sigortası dahil değildir. Dileyen misafirlerimiz mücbir sebeplerle son anda turun iptal edilmesi halinde toplam tur bedelinin yüzde 75’ine kadar iade almayı mümkün hale getiren iptal sigortası dahil Tıbbi tedavi teminatları, Bagaj kaybı, gibi teminatlar
geçerli olacaktır. Seyahat güvence paketini tur kayıt esnasında en geç 24 saat içerisinde alınmalıdır. Sonrasında alınan sigortalarda ise iptal teminatı hariç kalan teminatlar geçerli olmaktadır.
Sözü edilen ek teminatları kapsayan sigorta poliçesi bu tur için 80 -Euro olup dileyen misafirlerimiz tur kayıt esnasında yaptırabilirler. Lütfen single farkını sorunuz. 70 yaş ve üstü misafirlerimize %100 sürprim uygulanmaktadır.